Pablo Escobar’ın ismi anıldığında aklınıza ne geliyor? Devasa servetler, Kolombiya’nın sokaklarında geçen korku dolu anlar, ya da belki de lüks malikaneler ve suç dünyasının ta kendisi. Ancak “El Patron” olarak bilinen bu adam, sadece Kolombiya tarihine değil, dünya tarihine de derin izler bıraktı. Escobar, uyuşturucu ticaretinden elde ettiği milyar dolarlık serveti, halkla kurduğu karmaşık ilişkiler ve inanılmaz hayat hikayesi ile hâlâ konuşulmaya devam ediyor. Bu yazıda, Pablo Escobar hakkında pek bilinmeyen, hatta inanılmaz denilebilecek bazı gerçekleri derledik. Hazırsanız, Latin Amerika’nın en ünlü uyuşturucu baronunun şaşırtıcı dünyasına doğru bir yolculuğa çıkıyoruz.
1. Dünyanın En Zengin Adamlarından Biri Oldu

Pablo Escobar’ın serveti, hayal edebileceğinizin çok ötesindeydi. 1980’lerin ortasında, Escobar dünyanın en zengin insanları arasında gösteriliyordu. Forbes dergisine göre, 1989 yılında Escobar’ın net serveti 30 milyar dolar civarındaydı. Bu servet o kadar büyüktü ki, paralarını sayacak yeterli personel ve ekipman yoktu. Her yıl milyonlarca dolar nakit paranın çürüme ve fareler tarafından yenilmesi nedeniyle kaybolduğu söyleniyor. Escobar’ın paralarını sakladığı yerler o kadar gizemliydi ki, günümüzde bile bazı yeraltı depolarının bulunamadığı düşünülüyor.
Şaşırtıcı Gerçek: Escobar, paralarının saklandığı depolarda farelerin her yıl yaklaşık 2.1 milyar dolarlık parayı yediğini söylüyordu. Bu, birçok ülkenin yıllık bütçesinden bile fazla!
2. Kendi Hayvanat Bahçesini Kurdu
Escobar, lüks yaşamı ve gösterişli harcamalarıyla ünlüydü, ama bunlardan biri gerçekten sıradışıydı: Kendi hayvanat bahçesi! Hacienda Nápoles adlı devasa malikanesinde, filler, zürafalar, su aygırları ve egzotik kuşlar dahil olmak üzere birçok yabancı hayvan barındırıyordu. Escobar’ın malikanesindeki bu hayvanat bahçesi, Kolombiya’da o dönemde büyük bir merak uyandırmıştı. Ancak Escobar’ın ölümünden sonra, hayvanlar başıboş kaldı ve özellikle su aygırları, Kolombiya’nın ekosistemine zarar veren istilacı bir tür haline geldi.
Şaşırtıcı Gerçek: Escobar’ın su aygırları, şu anda Kolombiya’nın doğasında üreyen en büyük su aygırı popülasyonunu oluşturuyor. Bilim insanları bu istilacı su aygırlarının ekosisteme ciddi zarar verdiğini düşünüyor.
3. Kolombiya Hükümeti’ne Barış Teklifi: Devlet Borcunu Ödemeyi Önerdi

Escobar, Kolombiya hükümetiyle karmaşık bir ilişki içindeydi. Kimi zaman halka Robin Hood gibi yardım ederken, kimi zaman ise devlete savaş açıyordu. Ancak Escobar’ın belki de en şaşırtıcı teklifi, Kolombiya’nın tüm dış borcunu (yaklaşık 10 milyar dolar) ödemeyi önermesiydi. Tabii ki bunun bir karşılığı vardı: Uyuşturucu kaçakçılığı suçundan muaf tutulmak ve yasal dokunulmazlık kazanmak. Kolombiya hükümeti bu teklifi reddetti, ancak teklifin kendisi bile Escobar’ın ne kadar güçlü ve zengin olduğunu gösteriyor.
Şaşırtıcı Gerçek: Escobar, Kolombiya dış borcunu ödeyerek bir “ulusal kahraman” olmayı ve suçlarından affedilmeyi amaçladı. Bu teklif, suçlunun kendini affettirmeye çalıştığı belki de en büyük örneklerden biridir.
4. Kendi Hapishanesini İnşa Ettirdi: La Catedral
Escobar, Kolombiya hükümetiyle yaptığı bir anlaşma sonucu, kendi şartlarına göre bir hapishanede hapis yattı. Ancak bu hapishane, alıştığımız hapishanelere hiç benzemiyordu. “La Catedral” adı verilen bu yer, adeta bir tatil köyü gibiydi. Hapishane içinde bir futbol sahası, bar, lüks yatak odaları ve hatta kendi gece kulübü bile bulunuyordu. Escobar, bu “hapishane”de serbestçe dolaşıyor ve dış dünyayla bağlantısını sürdürüyordu.
Şaşırtıcı Gerçek: Escobar, bir maç sırasında hakeme sinirlenip onu dövdüğü söyleniyor. Evet, kendi hapishanesinde kendi kurallarını koyuyordu!
5. Kolombiya’da Siyasi Kariyer Yaptı

Bir uyuşturucu baronu olarak tanınan Escobar’ın siyasi arenada da bir geçmişi var. 1982 yılında Kolombiya Temsilciler Meclisi’ne seçildi ve siyasi güç kazanmaya çalıştı. Parlamentoda bulunduğu süre boyunca Escobar, halkın gözünde bir “halk kahramanı” imajı yaratmak için çeşitli sosyal projeler başlattı. Ancak siyasi kariyeri uzun sürmedi; rakipleri ve gazeteciler, onun uyuşturucu kaçakçılığı bağlantılarını ortaya çıkardıktan sonra politikadan çekilmek zorunda kaldı.
Şaşırtıcı Gerçek: Escobar, bir dönem Kolombiya’nın başkan yardımcısı olmayı hedeflemişti. Hayal gücünü ve hırsını anlamak için daha ne denilebilir?
6. “Plata o Plomo”: Kendi Adalet Sistemi
Escobar’ın en ünlü sözlerinden biri “plata o plomo”dur, yani “gümüş ya da kurşun.” Bu, onun “ya rüşvet alırsın ya da ölürsün” şeklindeki tehdit politikasını özetler. Escobar, polislere, yargıçlara ve politikacılara bu şekilde rüşvet teklif etti. Rüşveti kabul edenler yüksek miktarda para alırken, kabul etmeyenler ise ölümle karşı karşıya kalıyordu. Bu politika, Escobar’ın Kolombiya’da neden bu kadar güçlü ve dokunulmaz olduğunun bir göstergesidir.
Şaşırtıcı Gerçek: Escobar’ın hayatı boyunca verdiği rüşvetlerin toplamı milyarlarca dolara ulaşıyor. Bu, birçok ülkedeki kamu harcamalarından bile fazla!
7. Halka Yardımları ve Robin Hood İmajı
Escobar, Kolombiya’nın yoksul mahallelerinde büyük bir kahraman olarak görülüyordu. Halkın sevgisini kazanmak için fakirlere yardım etti, mahallelere futbol sahaları yaptırdı, hastaneler ve okullar inşa etti. Bu “Robin Hood” imajı sayesinde halk arasında bir efsane haline geldi. İnsanlar onu sadece bir uyuşturucu baronu olarak değil, aynı zamanda bir hayırsever olarak da hatırlıyordu.
Şaşırtıcı Gerçek: Escobar, Medellin’deki en yoksul mahallelerden birine yüzlerce ev yaptırdı ve buradaki insanların ev sahibi olmasını sağladı. Bu nedenle, birçok kişi onu hâlâ “El Patron del Pueblo” yani “Halkın Patronu” olarak anar.
8. Efsanevi Kaçış Hikayeleri
Pablo Escobar, polisten ve askerlerden kaçma konusunda tam bir ustaydı. Bir seferinde, kaçak olduğu dönemde ailesiyle birlikte dağlarda saklanırken, kızının üşümesini önlemek için yaklaşık 2 milyon dolarlık nakit parayı yakarak ateş yaktığı söylenir. Bu, Escobar’ın ne kadar büyük bir serveti olduğunun ve ailesine ne kadar önem verdiğinin çarpıcı bir örneğidir.
Şaşırtıcı Gerçek: Escobar, 1992’de polisten kaçarken yaklaşık 500 kilometre boyunca bir kamyon kasasında saklandı. Bu sırada yanındaki korumaları, polis noktalarından geçmek için rüşvet verdi.
9. Bir Helikopter Pistinde Futbol Maçları Düzenledi
Escobar, futbolu çok severdi. Hatta bir helikopter pistine kendi futbol sahasını yaptırdı ve buraya ünlü futbolcuları davet ederek özel maçlar düzenledi. Kolombiya’nın ünlü futbolcuları, Escobar’ın davetleri üzerine bu maçlara katılmaktan kaçınmazdı. Escobar’ın futbol sevgisi, onun suç dünyasının dışında da bir insan olduğunun küçük bir örneğidir.
Şaşırtıcı Gerçek: Escobar’ın davetlisi olarak futbol oynayan isimler arasında, Kolombiya’nın efsanevi kalecisi René Higuita da vardı.
Sonuç: Escobar Efsanesi Devam Ediyor
Pablo Escobar’ın hayatı, trajedi, zenginlik, suç ve halkın gözünde kahramanlık gibi birçok unsuru bir araya getiriyor. Onun karmaşık karakteri, dünya çapında birçok filme, diziye ve kitaba ilham kaynağı oldu. Escobar, suç dünyasının en büyük isimlerinden biri olarak tarihe geçti ve efsanesi hâlâ konuşulmaya devam ediyor. Onun hakkında ne düşünürseniz düşünün, Escobar kesinlikle tarihin en ilginç ve şaşırtıcı figürlerinden biri olarak kalmaya devam edecek.
