Makarna ile olan seviyeli ilişkiniz nedeniyle fazla kilolarınız kontrolden çıkmıştır, bıngıldayan kollarınız yemeklere tuz koymanızı imkansız hale getirmiştir ya da gerçekten sağlıklı bir hayat için sporu günlük rutininize dahil etmeye karar vermişsinizdir.
Öyle ya da böyle bir şekilde kendinizi spor salonu araştırması içinde buldunuz. Yakındaki birkaç salonu gezdiniz; temizliğine, sunulan imkanlara, fiyatlara bakarak gerekli kıyaslama çalışmasını yapıp kararınızı verdiniz. Artık en havalısından 6 aylık bir spor salonu üyeliğine sahipsiniz. Alışveriş merkezine gidip ayakkabısından spor sutyenine tüm malzemeleri tamamladınız. Hazırsınız! Ama neye?
#1 Selfie Sporu Tutkunları
Soyunma odasına adım attığınız an karşılaşacağınız bu bireyleri direkt ya da aynadan yaptıkları çekimlerle fark edeceksiniz. Genel olarak kol ve omuz kaslarını çalıştıran bu spor dalı, doğru açının bulunması, uygun pozun yakalanması gibi zorlu bir çalışma dönemi gerektirir. Profesyonel bir sporcu dakikada 40-50 selfie çekebilir.
#2 Gözlerini Kendinden Alamayanlar
Genelde en az 2 cephesi aynalarla çevrili olan spor salonunda hangi egzersizi yaparsa yapsın kendisine hayranlıkla bakan, 50 kilo kaldırmaya çalışırken sakatlanmamaya çalışmak yerine nasıl göründüğünü kontrol eden bir güruh bulunur. Bu bireyler her hareket sonrası çalıştırdıkları kaslara en az üç farklı açıdan bakarak idmanın etkisini test eder.
#3 Acıların Çocukları
Gözlerini kendinden alamayanlar grubunun alt grubu olarak karşınıza çıkar. Genelde erkeklerden oluşan bu grubu spor yaparken çıkardıkları seslerden tanıyabilirsiniz. Ağırlık kaldırırken kızaran suratları ve şişen şah damarlarına eşlik eden “argghhh” naralarına bir süre sonra alışacaksınız.
#4 En İyisini Bilenler
Çekingenliğinizi zorla atıp başladığınız antrenmanınızın ortasında yanınıza gelip “yalnız o hareketi yanlış yapıyorsun” cümlesini söyleyecek bilge kişilerdir. Her şeyin en iyisini bilen üstün varlıklar oldukları için size birinci tekil şahıs üzerinden hitap etmekte tereddüt bile etmezler. Bu kişilerin niyeti asla size asılmak değildir. Spor konusundaki bilgeliklerini dünyaya aktarmak ve herkesin düzgün spor yapmasını sağlamak gibi kutsal bir görevleri olduğuna inanmışlardır.
#5 Grup Dersleri
Tek başınıza ağırlıklar ve makinelerle mücadele etmek yerine spor salonunun içindeki stüdyoda gerçekleştirilen derslere katılmayı tercih edebilirsiniz. Eğitmen eşliğinde bir sürü insanla birlikte aynı hareketleri yapmaya çalışacağınız bu derslerde hem kendinizin hem de diğer katılımcıların şekilden şekle girmesiyle oldukça eğlenceli zaman geçirebilirsiniz.
Bu derslere uzun zamandır giren birkaç kıdemli fark edeceksiniz. Daha doğrusu kıdemliler onları fark etmenizi sağlayacaktır. Onlar eğitmeni tanır, onunla şakalaşma ayrıcalığına sahiptir ve hareketlerin hepsini ezbere bildikleri için dikkat çekici terimler kullanabilirler. Kıdemlilerin, son derece itici olmak dışında etraflarına bir zarar verdikleri görülmemiştir. Genelde kadın üyelerin tercih ettiği yoga ve pilates gibi derslerde salonun stüdyoyu gören koşu bantlarını hep aynı kişilerin tercih ettiğini zamanla anlayacak ve bir miktar huzursuz olacaksınız.
#6 Kahve Bağımlılığı
Spor saatleri denk gelen kişilerin salon içerisinde kibarca selamlaşması adettendir. Kısa sohbetler de kabul edilebilir hatta teşvik edilir. Ancak bu selamlaşmayı bir adım ileri götürerek sizi kahve bağımlılığı batağına çekmek isteyecek güruha dikkat etmeniz gerekir. Selamlaşmaları aniden samimi sohbetlere çevirme yeteneğine sahip bu bireyler önce sizi spor sonrası kahve içmeye davet ederler.
Tuzağa düşüp telefon numarası alışverişi de yaptıysanız artık spor öncesi kahvesi ısrarlarına da maruz kalır, spor öncesi kahve içmenin metabolizmayı hızlandırdığına dair cazip bilgiler ışığında gönüllü olarak razı olursunuz. Kısa süre içerisinde kahve olmadan spor yapmanın anlamsız olduğuna inanmaya başlar, normalde gününüzün 1 saatini alacak bir aktiviteyi öncesi sonrası kahveleriyle 3 saate çıkarmış olursunuz.
#7 Rekabet Kabusu
Spora başladığınız ilk gün yapılan ölçümlerde çıkan yüksek yağ oranınız ve düşük kas direnciniz sizi acılara gark etmiş, ekmeği kesip koşu bandında saatlerce ter dökmüşsünüzdür. İlk ay sonunda yeniden yapılan ölçümler de çabalarınızın fayda ettiğini göstermektedir. Mutlu ve eskisinden de kararlı hissettiğiniz anda grup derslerinin en heveslisi ölçüm sonuçlarını sallayarak yanınızda belirir. Daha çok yağ yakmıştır, daha fazla ödem atmıştır. Şu lanet rekabet duygusu olmasa muhteşem olduğunu fark edip kutlayacağınız başarınız gözünüzde ufacık kalmıştır.
Spora başlamak kadar devam ettirmenin de zor olduğu tehlikeli salon şartlarına iki ay dayanabilirseniz tüm bu unsurlara karşı bağışıklık kazanmış olacaksınız. Sağlıkla kalın!
