Zaman zaman bambaşka bir ülkede farklı bir hayata başlama hayalini kurmayan yoktur herhalde. Son zamanlarda dövizin durumunu gördükçe bu hayali gerçeğe çevirmek için adım atan kişi sayısı çoğaldı. Artık çevremizde yurtdışına yerleşme planı yapan en az bir kişi mutlaka var.
Güzel bir hayale konu olan ülkelerin hepsi bu hayal için uygun olmayabiliyor. Beklenmeyen zorluklar, çeşitli konforsuz şartlarla karşılaşmak mümkün. Dolayısıyla karar vermeden önce iyice araştırmak gerekiyor. Bürokratik süreçlerden, hava durumuna kadar her ayrıntı incelenmeli.
Amerika kıtasının incisi Kanada’da yaşamaya başlamak için sayısız nedenlerden en önemli 10 tanesini okurken hayallere dalacaksınız.
1. Doğayla iç içe yaşam.
Kanada’nın tüm eyaletlerinde tüm şehirde doğanın kalbinde. Ya da şehrin kabinde doğa var. Doğal yaşama gösterilen özen o kadar fazla ki, en büyük ve kalabalık şehirlerinde bile imarlı alanların orman ve parklara oranı çok düşük. Göllerle kaplı bu coğrafyada yerleşim alanı yapmak için hiçbir doğal güzellik bozulmuyor. Göllerde kirlenme olmaması için ufak kasabalarda bile gerekli alt yapı buna göre tasarlanıyor.
2. Göçmen dostu ülke.
Kanada 72 milletten insana ev sahipliği yapan, her ırk ve din mensubunun mutlu yaşadığı bir ülke. Irkçılığa asla tahammül edilmiyor, hiç kimse kimseye göre ikinci sınıf vatandaş değil. Kanada Hükümeti farklı milletlerden gelen insanları rahat ettirmek, önlerindeki bürokratik engelleri kaldırarak onları iş gücüne kazandırmak için elinden geleni yapıyor. İş gücüne olan ihtiyaç Kanada’nın benzersiz bir göçmen dostu ülkü olmasına neden olmuş.
3. Güvende hissetmek.
Adalet ve insana duyulan saygının bizim tahmin bile edemeyeceğimiz kadar fazla olması sebebiyle, Kanada’da herkes kendisini güvende hissedebiliyor. Hukukun üstünlüğü hiçbir şartta bozulmuyor, hiçbir kişiden kişiye değişiklik göstermeyen adil bir sistem var. Böyle olunca da suç oranı dünya ortalamasının çok altında kalıyor. İnsanlar da başlarına bir şey geldiğinde adaletin tecelli edeceğin emin oluyorlar.
4. İş dünyasını parlayan yıldızı.
Devlet politikası gereği hem yerli hem yabancı yatırımcılara inanması güç teşvikler vererek iş kurulmasını destekliyorlar. Üretim, ticaret fark etmeksizin sürekli olarak iş kolları yaratma eğilimde olan bu politika sayesinde iş imkanları neredeyse sınırsız, hatta mevcut nüfus yetersiz kalıyor.
5. Gece hayatında çeşitlilik.
Sabaha kadar açık bar ve gece kulübü bulmanın zor olmadığı ülkede her zevke hitap eden mekanlar bulmak mümkün. Cazdan rock’a, publardan casinolara kadar birçok seçenek var. Kavga dövüşü pek nadir görülen bu mekanlarda halk güven içinde eğleniyor. Kışların sert geçtiği eyaletlerde yerin altına yapılmış olan mekanlarda eşsiz partiler düzenleniyor.
6. İş – Yaşam dengesi.
Kanada’da çalışanların özel hayatlarına gereken zamanı ayırmaları çok önemli. İşverenler buna çok önem veriyor ve çalışma saatlerini buna göre titizlikle ayarlıyor. Fazla mesai yapmak işveren tarafından büyük minnetle karşılanıyor. Senelerdir “esnek” çalışma saatlerine uyum sağlamış Türkler’ in Kanada’da iş hayatına başladığında mesai saati bitince patronları tarafından işi bırakıp evine gitmesi gerektiği konusunda uyarıldığına dair hikayeler var.
7. İstemeden zam yapan patronlar.
İnsana ve insanın verdiği emeğe verilen değer bizim algılayabileceğimizin çok ötesinde. Çalıştığınız işe göre harcadığınız efora uygun maaş almanız sağlanıyor. Kaliteli iş gücünün zor bulunduğu ve bu nedenle kıymetli olduğu biliniyor. Bu nedenle sizden memnun olan işvereninizin siz istemeden ve vakti gelmeden maaşınıza zam yapması çok yaygın bir uygulama.
8. Kaliteli eğitim.
Kanada’nın ilkokuldan yüksek lisansa kadar tüm seviyelerde sağladığı eğitim, dünya çapında kabul görmekte ve örnek alınmaktadır. Kanada’da alacağınız bir diploma tüm dünyada geçerli olacaktır. Eğitime devlet tarafından verilen maddi katkı, çocuk sahibi olanlar için paha biçilmez bir fırsat. Her çocuğun kaliteli eğitime ücretsiz olarak ulaşması için her şey düşünülmüş.
9. İnsana saygı.
Kanada kültürel olarak insana saygıyı esas alan bir tarza sahip. Birçok batılı ülkenin aksine, özür dilemek, hal hatır sormak, yardımlaşmak toplumun her kesiminde oldukça rutin davranışlar olarak görülüyor. Güler yüzlü olmalarının altında yatan mantık, kimsenin gününü negatif enerji ile mahvetmenin haksız olduğunu düşünmeleri.
10. Ferah bir yerleşim.
Yüzölçümü olarak dünyanın ikinci büyük ülkesi olan Kanada’da en kalabalık şehirlerde bile kalabalık hissi yaşanmıyor. Yaşam alanları geniş topraklara dağıtılmış ve daha önce belirttiğimiz gibi orman ve göller gibi doğal alanlar korunarak aralıklandırılmış.
